Vizyon 2023 Dergisi
İmtiyaz Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü
Türkiye, dünya üzerinde sorun olarak gözüken bölgelerden dört tanesini birbirine bağlayan konumda yer almakta. Bunlar: Ortadoğu , Körfez , Balkanlar ve Kafkaslar.
Özellikle “küreselleşme” olgusunun sonucu olan Amerika Birleşik Devletlerini getirdiği “dünya jandarmalığı” konumu, ve ABD’nin, bu sorun olarak gözüken bölgelere uzaklığı, Türkiye’nin dünya üzerindeki stratejik önemini ayrıca artırmaktadır.
Bu konumu, O’nu, bu bölgelerde çıkarları olan ülkeler açısından “vazgeçilmez” yapmaktadır.
Türkiye, hızla gelişen, kentleşen, dünya ile ekonomik ve kültürel bütünleşmesini sürdüren ve gittikçe büyüyen (şimdilik) 80 milyonluk bir pazardır.
Ayrıca, gelişen teknoloji ve dünyaya açılan girişimcilik, Türkiye’yi sadece bir “pazar” olarak değil, aynı zamanda “üretim” yapan bir ekonomik güç haline de getirmektedir.
Bu nitelikleri ile Türkiye, bir yandan Avrupa Topluluğu, öte yandan Japonya ile ÖNEMLİ” ekonomik ilişkileri kuracak ve geliştirecek bir yapıya sahip görünmektedir.
Eski Sovyetler Birliği yerine kurulan bağımsız devletler ve otonom yönetimler açısından da Türkiye’nin önemli bir ekonomik potansiyele sahip olduğu söylenebilir.
Bütün bunlara ek olarak, Irak petrolü ve Kafkasya’dan gelecek petrol (Türkiye üzerinden pazarlanabildiği takdirde), uzunca bir süre, Türkiye’ye önemli bir ekonomik avantaj sağlayacaktır.
Türkiye’nin bir “İslam ülkesi” olması, O’nun dış dünyadaki önemini, belki de buraya kadar üzerinde durulan bütün ögelerden daha fazla arttırmaktadır.
Bunun en önemli nedeni “Türkiye’nin tek ve biricik, laik ve demokratik İSLAM ülkesi olmasıdır”
Baktığımız zaman jeopolitik konumu, ekonomik ve kültürel önemiyle birleştiği zaman bütün dünya ülkeleri için ciddi önem arz etmektedir. Tabii bu kadar önemli olmak tarih boyunca bize pahalıya patladı. İktidarlar bilerek veya oyuna getirilerek her seferinde dışa bağımlı ve büyük ülkelere boyun eğerek ülkeyi yönettiler, aslında bir nevi yönetirken yönetildiler. Cumhuriyetimizin ilk yıllarını tenzih ederek söylüyorum sonraki yıllar uygulanan yanlış politikalar beraberinde terörü besleyerek bugün savaşmak zorunda kaldığımız hadde getirildi. Her seferinde ülkeye ve ekonomiye geri dönüşü ağır oldu.
Baktığımız zaman 16 yıl bize çok önemli kazanımlarda bulundu. Tarihten beri Türkiyenin güçlü oluşunu hazmedemeyenler kirli oyunlarla çeşitli operasyonlarla darbe üzerine darbe yaparak ülkeyi çağın gerisine itmeye çalıştılar. Her seferinde daha keskin geldikleri bu yoldan her seferindehezimete uğradılar ama bu sefer başkaydı. Bambaşka ! daha dimdik daha sağlam adımlarla ayağa kalkan bir Türkiye buldular karşılarında
Cumhurbaşkanımız Sn Recep Tayyip ERDOĞAN’IN başında olduğu ve her alanda ülkeyi, her geçen gün bir adım öteye taşımaya çalışan, halkın desteğini arkasına alarak kimseye boyun eğmeyeceğiz diyen bir Türkiye, Dünyaya kafa tutan GÜÇLÜ bir TÜRKİYE den bahsediyoruz.
Bu 16 yılda çok şey öğrendik. Mesela her seçimle gelenin darbeyle gidemeyeceğini… Halk isteyince HAKKIN da yardım edeceğini ve Ülkemizin sınırsız kaynakları doğru kullanıldığında 16 yılda çağ atlayabileceğimizi.
Yaşadıklarımız kolay değil!
Böyle kanlı bir ortamda sıradan bir ülkenin ekonomisi nasıl olabilir?
– tabii ki vasat..
Ancak biz sıradan bir ülkeden bahsetmiyoruz. Burası TÜRKİYE…
Türk savunma sanayi son yıllarda yaptığı atakla birçok alanda başarılı projeler gerçekleştirmeyi başardı.Cumhurbaşkanımızın 2023 hedefleri arasında da yer alan milli tank, milli uçak ve milli uydu projeleri devletin büyük kararlılığı ile devam ediyor. Türkiye’nin bölgesinde liderlik iddiasını artıracak ve terörle mücadelede ordunun gücünü katlayacak projelere imza atıldı işte o projeler:
-SOM FÜZESİ
Pil bataryasına kadar tamamını TÜBİTAK tarafından geliştirilen SOM füzesinin menzili 200 kilometreye ulaşıyor. Uçaktan, karadan ve denizden atış imkânına sahip olan SOM füzesi hedefi, GPS ile uydudan ve yer haritası ile buluyor.
-ROKETSAN UMTAS – TANKSAVAR FÜZE SİSTEMİ
UMTAS öncelikli olarak taarruz helikopterlerinden kullanım için geliştirilen bir tanksavar füze sistemidir. Üzerinde barındırdığı yüksek teknoloji ile modern savaş alanındaki tüm zırhlı tehditlere karşı etkilidir.
-T129 ATAK HELİKOPTERİ
A129 gövdesinin, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaçlarına uygun şekilde; motor, aktarma organları ve kuyruk pallerinin değiştirilmesine ilave olarak milli aviyonik ve silah sistemleri ile teçhiz edilmesi sonucu ortaya çıkan T129, halen dünyada kendi sınıfındaki en etkin taarruz helikopteri olma ünvanını elinde tutmaktadır.
-BORA-12
BORA-12 (JNG-90) Keskin Nişancı Tüfeği, Jandarma Genel Komutanlığı ve MKE’nin ortaklığıyla geliştirilmiş yüzde 100 Türk yapımı bir keskin nişancı silahıdır.
-T-155 FIRTINA OBÜSÜ
Türkiye’nin kendi ürettiği ilk topçu sistemi olan T-155 Fırtına obüsü, F-16 savaş uçaklarından sonra en etkili silahların başında geliyor.
-ALTAY MİLLİ TANK
-AKYA MİLLİ TORPİDO Türk Deniz Kuvvetleri Araştırma Merkezi Komutanlığı (ARMERKOM) sorumluğunda Güney Kore desteğiyle AKYA adı verilen 553 mm standart çaplı yeni tip ağır torpido üretildi.
-MİLGEM MİLLİ GEMİ
“Milli” ve “Gemi” kelimelerinin kısaltılmasından türetilen Milgem projesiyle milli imkânlarla modern muharip gemi üretilmesi amaçlandı
-ANKA İNSANSIZ HAVA ARACI
Adını efsanevi masal kuşu Zümrüd-ü Anka kuşundan alan insansız hava aracı Türk havacılık şirleti TAI (Turkish Aerospace Industries) tarafından üretildi.
-ATMACA MİLLİ GEMİSAVAR
-ARMA ZIRHLI MUHARABE ARACI
-BMC KİRPİ
-COBRA – ZIRHLI TEKERLEKLİ ARAÇ
-GÖKTÜRK MİLLİ KEŞİF UYDUSU
-GÖZCÜ MİNİ İNSANSIZ HAVA ARACI
-HÜRKUŞ EĞİTİM UÇAĞI
-İDA(İNSANSIZ DENİZ ARACI)
-KASIRGA TR-300 FÜZE
-MPT
-PARS ZIRHLI MUHAREBE ARACI
-TÜBİTAK AKILLI BOMBA
– AK Parti döneminde Türkiye, Osmangazi Köprüsü’nden Marmaray’a, Yüksek Hızlı Tren’den 3. Köprü ve 3. Havaalanı’na kadar birçok devasa projeyle de tanıştı. Savunma alanında önemli millileşme adımları atıldı. Birtürlü yapılamayan kamu yatırımları tarih oldu. Birçok proje ise özel sektörün önü açılarak gerçekleştirildi. Böylece Türkiye bütçesi, faiz lobisi yerine yatırımlara aktı. AK Parti döneminde faize gitmeyen para 600 milyar doları aştı.
-Bu dönemde enflasyon, faiz ve işsizlik gibi temel ekonomik göstergelerde tek hane dönemi başladı.
-Yoksulluk göstergelerinde de önemli iyileşmeler sağlandı. Günlük 2.15 doların altında geçinen nüfus 2002 yılında yüzde 3 iken 2013 yılı itibariyle sıfırlandı. Kişi başına milli gelir ise 4.492 dolardan 9 bin 261 dolara çıktı. Şüphesiz gelirdeki bu iyileşmede Türkiye’nin son 16 yılda hızlı büyümesinin etkisi büyük oldu.
-Türkiye, 2008’deki global kriz sürecinde bile dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden biri oldu. Türkiye 2002’den 2006’ya kadar ortalama yüzde 7.2 büyüdü. Bu tarihten sonra ortalama büyüme ise yüzde 3.5 olarak gerçekleşti. 2017 yılında ise ilk çeyrekte 5.2, ikinci çeyrekte 5.1 büyüme gösterdi.
-Bu dönemde IMF’ye borcunu da bitiren Türkiye uluslararası piyasalara borçlu olmaktan çıktı. AK Parti döneminde Türkiye’nin kredi notu da ‘yatırım yapılabilir’ seviyeye geldi. Bunun sonucunda Türkiye, Cumhuriyet tarihi boyunca toplam 15.1 milyar dolar yabancı yatırım çekerken, 2003-2015 döneminde 148 milyar dolara çıktı.
-2016 yılı her ne kadar FETÖ’ nün kanlı darbe girişimiyle akıllarda kalsa da en önemli yatırımların hizmet alındığı yıl oldu. 39 aylık bir çalışmanın sonunda Osmangazi Köprüsü darbe girişiminin hemen öncesinde açılırken aynı yıl içinde ayrıca iki dev proje daha devreye girdi. Dünyanın en geniş asma köprüsü özelliği taşıyan Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Avrasya Tüneli.
-Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu projesi de hizmete girdi
-Duble yollar, havaalanları ve barajlar gibi önemli yatırımların yanında TOKİ ve Emlak Konut aracılığıyla da önemli bir hamle başlattı. Bu süreçte TOKİ 81 ilde tam 3.030 şantiyede 650 bin konut üretti. Doğrudan ve dolaylı olmak üzere 900 bin kişilik istihdam sağlandı. Toplam yapım ve proje aşamasında 68.3 milyar TL’lik 5.309 ihale sonuçlandı. TOKİ’nin hamlesi özel sektörü de harekete geçirdi. Dev konut projeleri Türkiye’nin her yanında yükselmeye başladı.
-3. Havalimanı: 3. Havalimanı’nın yapımına ilişkin çalışmalar devam ediyor. Projenin tamamlanmasıyla birlikte 150 milyon yolcu kapasiteli 4 terminal yapılacak. Projenin maliyeti 10.2 milyar Euro.
— Kanal İstanbul: 15 milyar dolarlık yatırımın yapılacak. 500 bin kişilik yeni şehir 250 bin +250 bin veya 200 bin +300 bin şeklinde kanalın iki yakasında yer alacak.
-Çanakkale 1915 Köprüsü: 18 Mart Çanakkale şehitlerini anma yıldönümünde ilk kazma vcurulacak. Lapseki ilçesi Şekerkaya mevkii ile Gelibolu ilçesi Sütlüce mevkii arasında yapılacak.
-3 Katlı Büyük İstanbul Tüneli: Tünelin bir katında iki şerit gidiş, orta katında gidiş-geliş metro, bir altında da geliş istikametinde iki şerit olacak.
-TANAP Projesi: Azeri gazını Avrupa’ya taşıyacak TANAP 10 milyar dolarlık bir proje. Hem Avrupa’nın enerji güvenliğini sağlayacak hem de Türk ekonomisine katkı sağlayacak.
-Akkuyu Nükleer Santrali: Türkiye’nin ilk nükleer santrali olacak Akkuyu Nükleer Santral Projesi’ne ilişkin inşaatın 2020 yılında bitirilmesi ve 2022 yılında ilk elektriğin üretilmesi hedefleniyor. Mersin Akkuyu’ya kurulacak Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) maliyeti 20 milyar dolar olarak hesaplanıyor.
-Sinop Nükleer Santrali.
VE DAHA SAYAMADIĞIMIZ BİR ÇOK PROJE HAYATA GEÇTİ VE GEÇMEYE DEVAM EDİYOR.BU ÜLKE 16 YILDA ÇOK YOL KATETTİ NE PKK İLLETİ NE FETÖ DENEN BAŞ BELASI BİZİ BİTİREBİLİR.Fetö nün Darbe girişimiyle ve diğer terör organlarıyla bu denli savaş halinde olmamız ekonomimizi elbette sıkıntıya sokabiliyor. Fakat biz onların asırlık oyunlarını bozduk bu derece sinsice düzenlenmiş girişimleri bozarak Türkiye’mizin geleceğini şekillendirdik. Bütün bunlara ithafen Cumhurbaşkanımızın meşhur konuşmasıyla yazımı noktalamak istiyorum.
NE YAPARSANIZ YAPIN! Başaramayacaksınız! Milletimizi bölemeyeceksiniz! Bayrağımızı indiremeyeceksiniz! Vatanımızı parçalayamayacaksınız! Devletimizi yıkamayacaksınız! Ezanlarımızı susturamayacaksınız! Bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz! Bu halka boyunduruk vuramayacaksınız!
Leave a Reply
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.