Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Roma’daki temaslarının son bölümünde Yabancı Basın Birliğinde “MED Forum” kapsamında düzenlenen “Akdeniz’deki güvenlik zorlukları ve Türkiye’den görünüm” başlıklı seminere katıldı.
Suriye kriziyle ilgili de açıklamalarda bulunan Çavuşoğlu, Türkiye’nin Suriye’de siyasi çözümü hep desteklediğini belirterek, şöyle devam etti:
“Biz bu rejimi hep eleştirdik. 1 milyon kişiyi öldürdü bu rejim. Biz hiçbir zaman hiçbir çözümün karşısında olmadık. Suriye’nin Dostları grubunda, Fikirdaş Ülkeler arasında ve DEAŞ ile mücadele koalisyonunda yer aldık. BMGK kararlarını ve Cenevre’yi destekledik. Cenevre’de, rejim siyasi çözümü müzakere etmeye hazır değildi. Cenevre süreci bu nedenle bir şeye varamadı. Rusya ve İran, beğenin beğenmeyin aktör haline geldiler. Rejim, kimyasal silah kullandıktan sonra Rusya, rejimin davetiyle girdi ve büyük bir aktör haline geldi. İran zaten öyleydi. Halep’te çok sayıda masum insan öldü. Rusya ve Türkiye masumları tahliyede işbirliğine başladı. İran garantör haline geldi. Sahadaki durum geçen yıla göre çok daha iyi durumda.”
Suriye’de sahadaki durumun son 1 yılda çok ilerleme kaydettiğini vurgulayan Çavuşoğlu, “Müzakereler rejim ve muhalefet arasında olmalı. Biz buna karşı çıkmadık hiçbir zaman. Muhalefetle rejimi bir araya getirecek Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’ni destekliyoruz. Astana’yı Cenevre’ye nasıl entegre ederiz şimdi buna bakıyoruz. Erdoğan, dün çok açık şekilde, ‘Esed ülkenin birliğini garanti edemeyeceğini’ söyledi. Suriye halkı kendi geleceklerine kendileri karar vermeliler. Bu bizim amacımız.” diye konuştu.
“Türkiye’nin çok yönlü dış politikası var”
Türkiye’nin NATO’dan uzaklaşıp, Rusya’ya yakınlaştığı yorumlarının anımsatılmasına karşı çıkan Dışişleri Bakanı, “Türkiye’nin çok yönlü dış politikası var. Uçak hadisesinden sonra 8 ayda düzelttik ilişkileri. Şimdi yeniden Türk vatandaşlarının vizesiz gitmesi için çalışıyoruz. Rusya, bizim için NATO’nun ya da Avrupa’nın alternatifi değil.” dedi.
“Aynısı İtalya’da olsa ne yapardınız?”
Türkiye’nin DEAŞ ile en etkin mücadele eden ülke olduğunu rakamlarla açıklayan Çavuşoğlu, yaklaşık 4 bin DEAŞ mensubu teröristi etkisiz hale getirdiklerini, 3 bin kadarının Türkiye’de hapiste olduğunu, buna ek olarak bugüne kadar 123 ülkeden gelen yabancı savaşçıyı sınırlarda yakaladıkları bilgisini verdi.
Beğenilmeyen bir siyasi iradenin demokratik seçim ile gönderileceğini ancak FETÖ’nün 15 Temmuz’da tankları sivillerin üstüne sürerek buna kalkıştığını ifade eden Çavuşoğlu, “250 sivili öldürdüler, 2 binden fazla kişi yaralandı. FETÖ’ye bağlı kişiler devletin her kademesine sızarken, bunlara angaje gazeteciler de üçüncü kişiler hakkında sahte delillerle fabrikasyon haberlere imza atarak, ordudaki askerlere yönelik yargı süreci yürüttüler. Bunun aynısını PKK teröründe de görürsünüz. PKK terörüne 40 bin insanımı kaybettim ben. Sonra, biz bazı parlamenterleri PKK’ya silah taşırken yakaladık. Aynısı İtalya’da olsa ne yapardınız? Ne önlemler alırdınız?” diye sordu.
“YPG etnik temizlik yapıyor”
Yabancı Basın Birliği çıkışında Rus ve İranlı gazetecilerin Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’nin katılımcılarına ilişkin sorularını da yanıtlayan Çavuşoğlu, “Öncelikle bizim, YPG ile Kürtleri ayırmamız gerekiyor. Eğer YPG, Kürtlerin temsilcisi dersek biz hata yapmış oluruz. Dolayısıyla bizim terör örgütleriyle diğerlerini ayırmamız lazım. Suriyeli Kürtleri temsil eden çok farklı gruplar söz konusu. Terör örgütleri Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’ne katılmamalılar. Çünkü onlar ülkenin birliğinden yana değiller. Ülkeyi bölmeye çalışıyorlar.” değerlendirmesinde bulundu.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, bu seminerle Roma’daki temaslarını tamamladı.
Leave a Reply
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.